Günümüzde çocuklar, hiç olmadığı kadar yoğun bir tüketim kültürünün içinde büyüyor. Reklamlar, çizgi filmler, sosyal medya, mağazaların renkli vitrinleri ve sürekli yenilenen teknoloji ürünleri… Hepsi çocuklara “daha fazlası seni daha mutlu eder” mesajını veriyor. Oysa hayatın gerçeği bunun tam tersi: Mutluluk, sahip olduklarımızda değil; ortaya koyabildiklerimizde gizli.
Velilere düşen görev çok açık: Çocuklarımıza, tüketmek yerine üretmenin değerini göstermek.
Tüketim Alışkanlığının Görünmeyen Etkileri
Çocuğun her isteğini hemen karşılamak kısa süreli mutluluk sağlar gibi görünse de uzun vadede tatminsizliğe yol açar. Yeni bir oyuncak, kısa süreli heyecan yaratır; sonra çocuk daha fazlasını ister. Tablet ve telefon bağımlılığı da benzer bir döngü yaratır. Çocuk, kendi emeğiyle bir şey üretmediğinde, yetinmeyi ve sabretmeyi öğrenemez. Üretemeyen çocuk, kendini yetersiz hissedebilir ve manevi bir boşluk yaşayabilir.
Üretim Küçük Yaşta Başlar
Üretim bilinci, büyük projelerle başlamaz. Evde hamurla hayal gücüyle figürler yapmak, geri dönüşüm malzemelerinden oyuncak tasarlamak, birlikte resim çizmek, bahçeye bir tohum ekmek… Bunların her biri çocuğun dünyasında üretim kapısını aralar.
Kendi emeğiyle bir şey ortaya koyan çocuk, sadece somut bir ürün değil, özgüven ve gurur da üretir. Üstelik bu, ekran karşısında geçirilen saatlerden çok daha değerli bir deneyimdir.
Rol Model Olmanın Önemi
Çocuklar ne söylediğimize değil, ne yaptığımıza bakar. Sürekli yeni eşyalar alan, gereksiz tüketim yapan bir ebeveyn, farkında olmadan aynı mesajı çocuğa verir.
Oysa birlikte üreten ebeveyn, kalıcı bir değer aktarır. Eskiyen bir masayı birlikte boyamak, kırılan oyuncağı tamir etmek, evdeki fazla eşyaları ihtiyaç sahipleriyle paylaşmak… Bunlar çocuğun zihninde “Hayatta tüketmekten daha değerli şeyler var” düşüncesini yerleştirir.
Üretim, Karakteri de Besler
Bir çocuk kendi yetiştirdiği çiçeğin açmasını beklerken sabrı öğrenir. Resim yaparken hayal gücünü kullanır. Hata yaptığında düzeltmeye çalışarak sebat etmeyi öğrenir. Üretim, sadece el becerisi kazandırmaz; sorumluluk, emek, sabır ve yaratıcılık duygularını da besler.
Pratik Öneriler: Çocuğunuza Üretim Sevgisi Kazandırmak
-
Evde küçük üretimler yapın: Hamur, boya, geri dönüşüm malzemeleri ile birlikte basit projeler oluşturun.
-
Bahçe veya saksı çalışmaları: Küçük bir tohum ekmek ve büyümesini izlemek, sabrı ve sorumluluğu öğretir.
-
Eski eşyaları tamir edin: Kırılan oyuncakları veya eski eşyaları birlikte onarmak, yaratıcı düşünceyi geliştirir.
-
Paylaşmayı teşvik edin: Fazla eşyaları ihtiyaç sahipleriyle paylaşmak, değerli bir alışkanlıktır.
-
Rol model olun: Sadece sözle değil, kendi davranışınızla üretmeyi ve tasarrufu gösterin.
Üreten Çocuk, Mutlu Toplum
Bugün çocuklarımıza kazandıracağımız üretim bilinci, yarının toplumunu şekillendirecek. Üreten bireyler, hem kendi hayatlarında hem de toplumsal yaşamda daha güçlü ve mutlu olacak.
Veliler olarak verebileceğimiz en değerli hediye, pahalı oyuncaklar değil; çocuğun kendi elleriyle bir şeyler ortaya koyabilmenin sevincini yaşamasıdır. Çünkü bırakacağımız en kıymetli miras, dolup taşan oyuncak dolapları değil; üretmenin değerini bilen bir kalptir.
Yazan: Emine Çavuş
Düzenleyen: Mustafa Camuzcu