Nöbetçi Eczaneler
Mersin – Özel Röportaj
Doğru Yol Partisi (DYP) Mersin İl Başkanı Nesrin Vural, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla Begen Medya temsilcisi Mustafa Camuzcu’ya, Mersin’imizdeki eğitim sorunlarıyla ilgili bir söyleşi verdi.
Özellikle doğu ve güneydoğu illerinden Mersin’e göç eden ailelerin kız çocuklarının eğitimden mahrum bırakıldığını vurgulayan Vural, maddi imkânsızlıkların da bu sorunu derinleştirdiğini belirtti.
Begen Medya: Sayın Nesrin Vural, öncelikle 24 Kasım Öğretmenler Günü’nüz kutlu olsun. Bugün hem öğretmenlerimizi anıyoruz hem de eğitimdeki sorunları konuşmak istiyoruz. Mersin’de kız çocuklarının eğitimi konusunda ciddi bir tablo çiziyorsunuz. Neler gözlemliyorsunuz?
Nesrin Vural: Teşekkür ederim. Öğretmenler Günü’nün sadece kutlama değil, aynı zamanda eğitimdeki sorunları yüksek sesle dile getirme günü olması gerektiğine inanıyorum. Mersin, Türkiye’nin en yoğun göç alan illerinden biri. Anadolu’nun kırsal bölgelerinden, özellikle doğu ve güneydoğu illerinden gelen ailelerimiz burada yeni bir hayat kurmaya çalışıyor. Ancak ne yazık ki bazı aileler, kız çocuklarının okumasını “gerekli görmüyor” ya da kültürel alışkanlıkları nedeniyle engelliyor. “Kız çocuğu okursa ne olacak, erken evlenir?” düşüncesi hâlâ bazı mahallelerimizde canlı bir şekilde yaşıyor.
Begen Medya: Bu sadece kültürel bir mesele mi, yoksa ekonomik zorluklar da etkili oluyor?
Nesrin Vural: İkisi birbiriyle iç içe. Bir kısım aile gerçekten maddi yetersizlik nedeniyle kız çocuklarını okula gönderemiyor. En basit örnek: Servis ücretleri. Mersin’in geniş coğrafyasında, özellikle Yenişehir, Toroslar, Akdeniz gibi ilçelerin kenar mahallelerinde oturan çocuklar için okul servisi olmadan okula gitmek imkânsız. Aile aylık 2-3 bin lira servis parası ödeyemiyor. “Kızım evde otursun, erkek çocuğu okusun” noktasına geliyorlar. Yine aynı şekilde kırtasiye, kıyafet, yemek parası… Bir defter, bir kalem bile bazı aileler için lüks haline gelebiliyor.
Begen Medya: Rakam verebiliyor musunuz? Ne kadar kız çocuğu bu nedenle okuldan uzak kalıyor?
Nesrin Vural: Resmî bir istatistik yok; çünkü çoğu çocuk zaten hiç kayıt yaptırmıyor ya da bir süre sonra devamsızlık nedeniyle sistemden düşüyor. Ama sahada gördüğümüz tablo korkutucu. Sadece bizim teşkilatımızın yaptığı sokak çalışmalarında, son bir yılda tespit ettiğimiz 400’ün üzerinde kız çocuğu okula devam edemiyor ya da hiç başlatılamamış. Bu sadece buzdağının görünen kısmı.
Begen Medya: Peki çözüm önerileriniz neler?
Nesrin Vural:
1. Ücretsiz servis ve yemek: Devlet, göç alan büyükşehirlerde kız çocuklarına pozitif ayrımcılık yapmalı. Servis ve yemek tamamen ücretsiz olmalı.
2. Şartlı eğitim nakdi yardımı: Kız çocuklarını düzenli okula gönderen ailelere ek maddi destek verilmeli. Mevcut sistemdeki rakamlar yetersiz kalıyor.
3. Mobil öğretmen ve farkındalık ekipleri: Ailelerle birebir görüşen, ikna eden ekipler kurulmalı. “Kız çocuğu okursa ailesi, mahallesi, ülkesi kazanır” mesajı kapı kapı anlatılmalı.
4. Burs ve kırtasiye fonu: Sivil toplum ve yerel yönetimler ortak bir fon oluşturmalı. Bir kalem, bir defter bile çocuğu okula bağlayabilir.
Begen Medya: Son olarak öğretmenlerimize bir mesajınız var mı?
Nesrin Vural: Bu ülkenin en kıymetli insanları öğretmenlerimizdir. Onlar sadece ders anlatmıyor, bir neslin geleceğini şekillendiriyor. Ama ne yazık ki bazı çocuklarımıza hâlâ ulaşamıyoruz. Öğretmenlerimizden ricamız: Eksik sandalye gördükleri sınıflarda “Neden bu çocuk burada değil?” diye sormaya devam etsinler. O soru, bir kız çocuğunun hayatını değiştirebilir.
Öğretmenler Günü vesilesiyle bir kez daha hatırlatalım: Bir toplum, kız çocuklarını ne kadar okutursa o kadar güçlü olur. Mersin’deki bu kanayan yaraya hep birlikte dur demenin zamanı çoktan geldi.