Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Reklam
Reklam

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplandı

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun dokuzuncu toplantısında iş dünyası

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun dokuzuncu toplantısında iş dünyası temsilcileri görüşlerini dile getirdi.

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, dokuzuncu toplantısını düzenledi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, terörsüz Türkiye’yi tartışırken hamaseti, husumeti ve günlük siyasetin malzeme yapmayı komisyon ile karıştırılmaması gerektiğinin altını çizerek, “Nihayetinde bu bir parti siyaseti değil, bir devlet politikası. Türkiye’nin en kritik sorunlarından birini çözmek için tarihi bir fırsat yakalanmıştır. Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’yla meclisimizin de en geniş bir katılımla sürece dahil olması sağlanmıştır. Temennimiz bu yapıcı atmosferi korumasıdır. Zira diyalog ve istişare herkesin hayırlısıdır. Elbette her konuda aynı düşünmek zorunda değiliz. Ama terörsüz Türkiye’yi gerçeğe dönüştürmekle hepimiz mükemmeliz. Türkiye’nin istikbal yürüyüşünde önemli bir dönüm noktası olacak bu hayırlı sürece katkı vermeyi bir milli duruş olarak görmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Hisarcıklıoğlu, terörle mücadelenin ortak bir görev olduğunu söyleyerek, “İş dünyasında görevi üretmek, istihdam ve yatırım yapmaktır. Ancak bunlar huzurun güvenliği ve demokrasi olduğu bir ülkede mümkündür. Huzurun olmadığı yerde ticaret, ticaretin olmadığı yerde de kesinlikle zenginlik olmaz. Yani zengin olmak istiyorsak ticaretin önünü açacağız. Ticaretin de tek istediği şey huzurdur. Uzun yıllar maruz bırakıldığımız terör ekonomi ve dolayısıyla bizim camiamızı da son derece olumsuz etkilemiştir. Ticareti yavaşlatmış, yatırımları kaçırmış, insanlarımızın refahını ve huzurunu bozmuştur. Tüm bunlar ülke genelindeki gelirin dengesiz dağılımına ve buna bağlı olarak da yoğun bir göçe neden olmuştur” şeklinde konuştu.

Hisarcıklıoğlu, Terörsüz Türkiye ile Türkiye’nin bölgesel ekonomik lider olacağına işaret ederek, “Bölgenin genç nüfusu burada başlatılacak dönüşümünde itici gücü olacak. Mesleki eğitim programları ile desteklenen gençler sanayi ve hizmet sektörlerinde istihdam edilerek ekonomik canlanmaya da katkı sağlayabilecektir” diye konuştu.

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken ise, şunları kaydetti:

“Bize vermiş olduğumuz sürede ciddi kesimlerinin dinlenmesi gerçekten de çok önemli. Ama en önemlisi de tabii bu ülkenin sahadaki kabullenme oranının artmasıyla ilgili de kuşkuların bir tarafa silinmesi lazım. Süre uzadıkça fitne çoğalmış. Ben bu süreç başladıktan sonra yaklaşık dört yedi vilayeti, biz zaten bu kongreler dolayısıyla dolaşıyoruz. Doğudan başladık, batıya kadar. Her gördüğümüz insanın özellikle sorunu işsizlikle mücadele eder, ekonomik haksızlıklarla mücadele eder. Bölge insanlığı büyük şehirlere göçüyle ilgili sıkıntılarını bilebilir. Bundan sonraki süreç çok samimi, candan ve katılımcı meclisin tamamının oybirliğiyle kararları zaman geçirilmeden kısa bir süreçte bu meseleleri halledildiği gibi kararın alınması gerekiyor. Yoksa insanlar hep tereddütle düşüyor.”

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, konunun siyasi, beşeri, sosyal, ekonomik olmak üzere çok boyutlu olduğunu belirterek, “Biz işveren örgütüyüz. Bütün Türkiye’ye işverenleri ve nihayetinde de devletimize daha doğrusu bütün oyunculara ciddi bir katkı sağlayacağına bu terörist Türkiye süreciyle hedeflenen güven, istikrar, yatırım, üretim, kalkınmanın ülkemize çok ciddi fayda edileceğine göre de inanıyoruz” diye konuştu.

Sosyal diyaloğa önem verdiklerini belirten Akkol, “Gençleri, kadınları ayrı değerlendiriyoruz. Doğrudan projelerle gençlerimizi, kadınlarımızı geliştirmeyi tercih ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Akkol, bölgenin gayri safi milli hasılasının 20 yıl önceki gibi olduğunu söyleyerek, “Türkiye’de yüzde 25 kayıt dışı çalışan varken bölgede yüzde 46’a kayıt dışı istihdam çıkıyor. 900 bin kişilik ilave istihdam oluşturmak mümkün” şeklinde konuştu.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanvekili Ahmet Bahadır Sezgin de, terör sorununun sadece ekonomik mesele olmadığını belirterek, “Tarım ve hayvancılık bu bölgede halkın başlıca geçim kaynağı, kültürel mirasın bir parçası, Türkiye’de gıda güvenliğinin temel direğidir” ifadelerini kullandı.

Sezgin, “Terörle mücadele kapsamında uygulanan yayla yasakları bölgesel hayvancılık köklü bir şekilde zayıflatmıştır. Mera kısıtlaması olan yerlerde et ve süt üretimi verimi yüzde 15-20 düşmekte, yem maliyeti yüzde 30 artırmaktadır. Barış ortamında bu yerlerin tam kapasite ile açıldığında mera genelinde hayvancılık karlarında belirgin bir artış bölgesel tarımsal verilerde sıçrama öngörülmektedir” dedi.